Kemik iliği nedir?

Kemik iliği, kemiğin içinde bulunan yumuşak, sünger benzeri maddedir. İçerisinde hematopoetik ya da kan yapıcı kök hücreler olarak tanımlanan hücreler yer alır. Hematopoetik kök hücreler daha fazla kan yapıcı kök hücre oluşturmak için bölünürler ya da gelişerek "kırmızı kan hücreleri-alyuvarlar", "beyaz kan hücreleri-akyuvarlar" ve "trombositler"i üreterek kan dolaşımına verilir. Hematopoetik kök hücrelerin çoğu kemik iliğinde bulunur ancak göbek kordonunda bulunan kanda da hematopoetik kök hücreler bulunur. Bu kaynaklardan herhangi birisinden olan hücreler nakillerde kullanılabilir.

Kemik iliği nakli nedir?

Kemik iliği nakli ve periferik kan kök hücresi nakli yüksek doz kemoterapi ve/veya radyasyon terapisi ile hastalıkların iyileştirilmesidir.
 

Kemik iliği naklinde kök hücreler nereden elde edilir?

Nakil için gerekli kök hücreler, kemik iliğinden, kandan, göbek kordonundan toplanır.

Kemik iliği nakli nasıl yapılıyor?

Kemik iliği nakli olacak hastanın öncelikle varsa bir hastalığı iyileştirilmesi gerekir. Bu amaçla hasta, hekimlerin belirleyeceği uygun tedavi yöntemiyle iyileştirilir. Bundan sonraki aşamada bazı ilaçlar verilerek kök hücre toplanır ve dondurulur. Bu tip hastalarda mutlaka ilaç dozlarını artırmak gerekir. Sağlıklı kök hücre alındıktan sonra hastaya, ortalama bir hafta yüksek doz ilaç tedavisi verilir. Yüksek doz ilaç tedavisinin ardından saklanan sağlıklı kök hücre hastaya geri verilir. Böylece tedavi sırasında zedelenen kemik iliğinin kendini onarması ve bağışıklık sisteminin yeniden inşaası sağlanır.

Kaç tip kemik iliği nakli vardır?

Otolog nakil: Hastanın kendi kök hücreleri alınarak yapılan nakil.

Sinjeneik nakil: Hastanın tek yumurta ikizlerinden kök hücreleri alınarak yapılan nakil.

Allojenik nakil: Hastanın, HLA denilen, doku grubu uygunkendi kardeşleri ya da ebeveynlerinden kök hücrelerin alınarak yapılan nakil. Hastayla ilişkili olmayan bir kişi (ilişkisiz donör) de kullanılabilir.
 

Otolog naklin riskleri var mı?

Hastanın kendisinden kök hücre alındığında, hastalıklı hücrelerin de bunların arasına karışma riski vardır. Dolayısıyla dondurulan kök hücre hastaya geri verildiğinde araya karışabilecek hastalıklı hücreler, hastalığın yeniden ortaya çıkmasına neden olabilir.

Allojenik nakilde herhangi bir risk var mı?

Kardeşten ya da akraba dışından yapılan nakilde tamamen sağlıklı kök hücreler alındığından otolog nakilde görülen riskler yoktur. Allojenik nakilde  sağlıklı kişinin bağışıklık sisteminin de nakledilmesi avantaj sağlamaktadır.

Başka birinden yapılan nakilde, bağışıklık sistemleri birbirine uyum sağlayamayabilir. Dolayısıyla donörün gelişen bağışıklık sistemi kök hücreyi alan kişinin organlarına tepki verebilir. Karaciğerinde, cildinde, kemik iliğinde ve barsaklarında tahribat yaratabilir. Buna "Graft Versus Host " denmektedir. Bu durumda hasta tedavi edilir, fakat organ harabiyeti ortaya çıktığı için bu kez organ yetmezliği oluşabilmektedir. Kişinin kendinden yapılan nakilde ise bu risk bulunmamaktadır.
 

Allojeneik ya da sinjeneik nakilde donörün kök hücreleri hastanın kök hücreleri ile nasıl uyuşuyor?

Potansiyel yan etkileri en aza indirmek için doktorlar sıklıkla hastanın kendi kök hücresine mümkün olduğunca yakın olan nakil kök hücrelerini kullanırlar. İnsanların, hücrelerinin yüzeyinde lökosit-ilişkili (HLA) antijenler adı verilen farklı protein dizileri vardır. HLA tipi adı verilen protein dizileri özel bir kan testi ile tanımlanır.

Çoğu durumda, allojeneik naklin başarısı donörün kök hücrelerinin HLA antijenlerinin alıcının kök hücrelerininkilerle ne kadar iyi uyuştuğuna dayanır. Uyuşan HLA antijenlerinin sayısı arttıkça, hastanın vücudunun donörün kök hücrelerini kabul etme şansı da artar. Genel olarak, eğer donörün ve hastanın kök hücreleri yakın bir şekilde uyuşurlarsa hastalarda graft-versus-host hastalığı (GVHD) olarak bilinen komplikasyonun gelişme ihtimali azalır.

Yakın akrabaların, özellikle kardeşlerin HLA uyumlu olmaları akraba olmayan kişilere göre daha mümkündür. Ancak hastaların yalnızca yüzde 25 ila 35'inin HLA uyumlu bir kardeşi vardır. Akraba olmayan bir donörden HLA uyumlu kök hücre elde etme şansı biraz daha yüksektir; yaklaşık yüzde 50. Donör ve alıcı aynı etnik ve ırksal kökenden olduklarında akraba olmayan donörler arasında HLA uyumu büyük ölçüde iyileşir. Genelde donörlerin sayısı artsa da, belirli etnik ve ırksal gruplardan bireylerin hala uygun donör bulmak için daha düşük şansı vardır. Uygun bir akraba olmayan donör bulmak için geniş gönüllü donör kayıtları yardımcı olabilir.

Tek yumurta ikizleri aynı genlere sahip olduklarından, aynı HLA antijeni dizileri vardır. Sonuç olarak, hastanın vücudu tek yumurta ikizinden bir nakli kabul edecektir. Ancak, tek yumurta ikizleri tüm doğumlar arasında ufak miktardadır, dolayısıyla sinjeneik nakil nadirdir.
 

Nakil için kemik iliği nasıl alınır?

Kemik iliği naklinde kullanılan kök hücreler kemiğin ilik adı verilen sıvı merkezinden gelir. Genel olarak, "hasat" adı verilen kemik iliği elde etme prosedürü Kemik iliği nakli'nin tüm üç tipinde benzerdir (otolog, sinjeneik, allojeneik). Donöre, prosedür esnasında ya kişiyi uykuya sokan genel anestezi, ya da bel altında his kaybına yol açan lokal anestezi verilir. Kemikten iliği çekmek için iğneler pelvik (kalça) kemiği üzerinde kemik iliğine doğru sokulur. İlik hasadı yaklaşık bir saat sürer.

Hasat edilen kemik iliği kan ve kemik parçalarının temizlenmesi için işlemden geçirilir. Hasat edilen kemik iliğine bir koruyucu eklenilebilir ve ihtiyaç olana kadar kök hücrelerinin canlı kalması için dondurulur. Bu teknik kriyoprezervasyon olarak bilinir. Kök hücreler uzun yıllar boyunca kriyoprezervasyon ile saklanabilir.
 

Periferik kan kök hücreleri nakil için nasıl elde edilir?

Periferik kan kök hücresi naklinde kullanılan kök hücreler kan dolaşımından gelir. Nakil için PBSC'lerin elde edilmesinde aferez veya lökaferez adı verilen bir işlem kullanılır. Aferezden 4 ya da 5 gün önce donöre kan dolaşımına salınan kök hücrelerin sayısının artırılması için bir ilaç verilebilir. Aferezde kan koldaki geniş bir damardan ya da bir merkezi venöz kateter'den (boyun, göğüs ya da kasık bölgesindeki geniş damara yerleştirilen esnek bir tüp) alınır. Kan kök hücreleri alan bir makineden geçer. Kan daha sonra donöre döner ve toplanan hücreler saklanır. Aferez tipik olarak 4 ila 6 saat sürer. Kök hücreler sonra alıcıya verilene kadar dondurulur.

Kemik iliği bağışlamakla ilişkili herhangi bir risk var mıdır?

Ufak bir miktar ilik alındığından, bağış yapmak genellikle donöre herhangi bir belirgin sorun oluşturmaz.

Kemik iliğinin alındığı bölge bir kaç gün boyunca şiş ve sert olabilir ve donör kendisini yorgun hissedebilir. Birkaç hafta içerisinde, donörün vücudu bağışlanan iliğin yerini doldurur; ancak donörün düzelmesi için gereken zaman değişir. Bazı kişiler normal rutin yaşamlarına 2 ya da 3 günde dönerken başkaları için güçlerini tekrar kazanmaları 3 ila 4 hafta olabilir.
 

Periferik kan kök hücreleri bağışlamakla ilişkili herhangi bir risk var mıdır?

Aferez genellikle minimum rahatsızlığa neden olur. Aferez esnasında kişi baygınlık, ürperme, dudaklarda uyuşma ve ellerde kramp hissedebilir. Kemik iliği bağışının aksine, Periferik kan kök hücresi bağışı anestezi gerektirmez. Kök hücrelerin ilikten kan dolaşımına salınımını canlandırmak için verilen ilaç kemik ve kas ağrılarına, baş ağrılarına, yorgunluğa, mide bulantısına, kusmaya ve/veya uyku zorluklarına yol açabilir. Yan etkiler genellikler ilacın son dozunun alınmasından sonraki 2 ila 3 gün içerisinde sona erer.

Kök hücreler hastaya nakledildikten sonra ne olur?

Kan dolaşımına girdikten sonra, kök hücreler beyaz kan hücrelerini, kırmızı kan hücrelerini ve trombositleri üretmeye başlayacakları kemik iliğine dolaşıma girerek yerleşir ve bu hücrelerin kan üretmesi genellikle nakilden sonra 2 ila 4 hafta içerisinde meydana gelir. Hekimler bunu kan sayımlarıyla sık sık kontrol ederek izler. Bağışıklık fonksiyonunun tam olarak iyileşmesi çok daha fazla zaman alır, ancak otolog nakil alıcıları için birkaç aya kadar ve allojeneik ve sinjeneik nakiller alan hastalar için 1 ila 2 yıla kadar sürebilir.

"Mini-nakil" nedir?

"Mini-nakil" (miyeloablatif olmayan ya da azaltılmış yoğunluklu nakil olarak da adlandırılır) allojeneik naklin bir çeşididir. Bu yaklaşım, kanserin, lösemi, lemfoma, multipl miyelom, ve diğer kan kanserleri gibi çeşitli tiplerinin tedavisi için klinik testlerde araştırılmaktadır.

Mini-nakil, hastayı allojeneik nakile hazırlamak için daha düşük, daha az yoğun kemoterapi ve/veya radyasyon dozları kullanır. Daha düşük dozda antikanser ilaçlarının ve radyasyonun kullanılması hastanın kemik iliğinin bir miktarını saf dışı bırakır ancak hepsine zarar vermez. Ayrıca kanser hücrelerinin sayısını da azaltır ve naklin reddinin önlenmesi için hastanın bağışıklık sistemini baskılar.

Geleneksel kemik iliği nakli veya periferik kan kök hücresi naklinin aksine, hem donörün hem de hastanın hücreleri mini-nakilden sonra bir süre için hastanın vücudunda bulunur. Donörün hücreleri kemik iliğinin kan üretmeye başladığında, graft-versus-tümör (GVT) ve antikanser ilaçları ve/veya radyasyonla yok edilememiş olan kanser hücrelerini yok ederler.  GVT etkisini artırmak için hastaya donörün beyaz kan hücreleri enjekte edilebilir. Bu prosedüre "donör lenfosit infüzyonu" adı verilir.
 

Allojeneik ya da sinjeneik nakilde donörün kök hücreleri hastanın kök hücreleri ile nasıl uyuşuyor?

Potansiyel yan etkileri en aza indirmek için doktorlar sıklıkla hastanın kendi kök hücresine mümkün olduğunca yakın olan nakil kök hücrelerini kullanırlar. İnsanların, hücrelerinin yüzeyinde lökosit-ilişkili (HLA) antijenler adı verilen farklı protein dizileri vardır. HLA tipi adı verilen protein dizileri özel bir kan testi ile tanımlanır.

Çoğu durumda, allojeneik naklin başarısı donörün kök hücrelerinin HLA antijenlerinin alıcının kök hücrelerininkilerle ne kadar iyi uyuştuğuna dayanır. Uyuşan HLA antijenlerinin sayısı arttıkça, hastanın vücudunun donörün kök hücrelerini kabul etme şansı da artar. Genel olarak, eğer donörün ve hastanın kök hücreleri yakın bir şekilde uyuşurlarsa hastalarda graft-versus-host hastalığı (GVHD) olarak bilinen komplikasyonun gelişme ihtimali azalır.

Yakın akrabaların, özellikle kardeşlerin HLA uyumlu olmaları akraba olmayan kişilere göre daha mümkündür. Ancak hastaların yalnızca yüzde 25 ila 35'inin HLA uyumlu bir kardeşi vardır. Akraba olmayan bir donörden HLA uyumlu kök hücre elde etme şansı biraz daha yüksektir; yaklaşık yüzde 50. Donör ve alıcı aynı etnik ve ırksal kökenden olduklarında akraba olmayan donörler arasında HLA uyumu büyük ölçüde iyileşir. Genelde donörlerin sayısı artsa da, belirli etnik ve ırksal gruplardan bireylerin hala uygun donör bulmak için daha düşük şansı vardır. Uygun bir akraba olmayan donör bulmak için geniş gönüllü donör kayıtları yardımcı olabilir.

Tek yumurta ikizleri aynı genlere sahip olduklarından, aynı HLA antijeni dizileri vardır. Sonuç olarak, hastanın vücudu tek yumurta ikizinden bir nakli kabul edecektir. Ancak, tek yumurta ikizleri tüm doğumlar arasında ufak miktardadır, dolayısıyla sinjeneik nakil nadirdir.
 

Nakil sürecinde ortalama kaç gün hastanede yatmalıyım?

4  tip nakil yapılıyor. Birincisi otolog nakil; hastanın kendi hücresinden kendisine yapılan nakil, ortalama 21 günlük bir nakil süreci ve yatışı vardır. İkincisi allojenik aile içi nakil yapılır, ortalama 30 günlük yatış süresi vardır.  Üçüncüsü akraba dışı allojenik nakil ve yine 30 günlük, bir aylık bir yatış süreci bulunur. Dördüncüsü ise Haploidentik dediğimiz kısmi uyumlu donörden alınan hücrenin nakli yapılır ve 30-40 günlük ortalama bir yatış süreci vardır.  Hastalığın iyileşme sürecine göre de süreler değişmektedir.

Nakil olduktan sonra sağlık durumum nasıl takip edilecek ?

Hastaların ilk 100  günde mutlaka periyodik kontrolleri gerçekleştirilmelidir. 100  günün sonunda da, 6  aylık, 1  yıllık, 1  buçuk yıllık, 2  yıllık gibi uzmanların istekleri doğrultusunda gerekirse daha da devamında kontrollere çağırılır.

İlik nakline hazırlanırken nelere dikkat etmeliyim?

İlik nakli çeşitlerine göre farklı hazırlık süreçleri değişmektedir. Hastanın kemik iliği nakline  hazırlık ile ilgili tüm süreçler bölüm tarafından verilmektedir.

Nakil nasıl yapılıyor ve ne kadar sürüyor?

Kemik iliği nakil kararı alınmasından itibaren, hastanın nakil öncesi değerlendirilmesi, hastaneye yatışı ve taburcu edilme sonrası uzun süreli izlemini kapsamaktadır.

Nakilden sonra uymam gereken kurallar nelerdir? (Kaç gün evden çıkmamalıyım, neleri yemeliyim neleri yememeliyim, nelerden uzak durmalıyım, çalışma ortamım nasıl olmalı, gerekli hijyeni sağlamak için neler yapmalıyım?)

Nakil için ilk 100  gün çok önemlidir. Hastanın sokağa çıkma ve ziyaretçi kabul etme yasağı, özel bir diyeti bulunmaktadır. Tüm kurallara uyulması  çok önemlidir. Temizlik ve hijyen kurallarına daha fazla özen gösterilmesi gerekir. Kemik iliği nakli sonrasında gereken tüm bilgiler bir taburculuk eğitimi ile hastaya verilir. Bu eğitim nakilden sonra neler yiyecek, neler içicek hangi genel kurallara uyması gerektiği konusunda kendi durumlarına özel olarak verilmektedir. Hastalar,  eğitim sonrasında ilave soruları olursa 7/24 telefon numaralarından ulaşarak detaylı bilgi de alabilmektedirler.

Hastanede yatarken refakatçim nelere dikkat etmeli ?

Refakatçinin dikkat edeceği özel bir şey bulunmamaktadır. Nakil katına yattığında hastanın yanında mutlaka bir refakatçinin olması gerekir. Sigara içmeyen ve herhangi bir sağlık sorunu olmayan bir refakatçi hasta ile birlikte süreci geçirir ve birlikte taburcu olur. Yattıkları süre zarfında nakil katından hasta ya da refakatçisi dışarı çıkamamaktadır.

İlik nakli sonrası çocuğum olur mu ?

İlik nakli sonrasında çocuk sahibi olunmamaktadır. İlik nakli tedavisinden sonra erkeklerde sperm sayıları, bayanlarda yumurta üretme durumları nakil sonrasında normal yollarla çocuk sahibi olabilmeye engel olacak düzeyde düşer. Oyüzden nakil tedavisinden önce hastalara sperm ya da yumurta dondurmaları tavsiye edilir.

Kemoterapinin yan etkileri nelerdir ?

Hastaya uygulanacak kemoterapiye göre uygun olarak bakım yöneticisi hemşiresi tarafından oluşabilecek yan etkiler, komplikasyonlar ve bunlarla nasıl baş edileceği konusunda detaylı olarak bilgi verilir.

Nakil sonrası denize girebilir miyim ve güneşlenebilir miyim?

Otolog nakillerde 6 ay sonra, allojenik , akraba dışı ve haploidentik nakillerde hastanın 1  yıl sonra denize girmesine izin verilir. Havuz tavsiye edilmemektedir. Yalnız nakil olan hastaların 2  yıl boyunca güneşten korunması gerekir. Yani denize girse bile sabah veya akşamüzeri saatlerde güneş, aktif güneş ışınlarına çok maruz kalmayacağı saatlerde deniz banyosu önerilir.

Ne kadar süre maske takmam gerekli?

Kemik iliği nakli gören bir hasta 100  gün süreyle  maske takması gerekir. Maske kullanılırken de dikkat edilmesi gereken kurallar vardır. Hastaya hastanede verilen maske sadece poliklinik kontrollerine gelirken taklır ve  evde kendi odasındayken tamamen maskesiz kalabilmektedir, aile üyelerinin bulunduğu alana geçileceği zaman maske takmalıdır. Evinde bulunduğu sürece aile üyeleri hastanın odasına gelecekse maske takarak hastanın odasına girmelidir.

Nakil sonrası eve gittiğinde nasıl bir ortamda yaşamalıyım?

Nakil sonrasında eve döndüldüğünde hastanın kendine ait özel bir odası olmalıdır. Özellikle 100  gün boyunca kendi odasında yatıp kalkmalı, odanın hijyenine dikkat edilmeli, her gün temizlik yapılmalı, bulunduğu ortamda evcil havyan,kesinlikle canlı çiçek  ve halı olmamalıdır.

İliği veren kişide nakil sırasında herhangi bir yan etki gelişir mi, o da hasta olur mu veya sakat kalabilir mi?

Kök hücre vermek, kök hücre veren kişiye kesinlikle zarar vermez, kendi kemik hücreleri olduğu için vücudu en kısa zamanda tekrar hücreleri tamamlar.

Kemik iliği naklinden önce hastaya bir işlem uygulanır mı?

Hasta kemik iliği nakil katına yattıktan sonra öncelikle kendisinin ana arterlerine ameliyathane ortamında CVP kateteri denilen bir katater takılır ve sonrasında hasta odasına getirilir.   İlk gün kemoterapi alır hasta, nakil öncesinde kemoterapisi bittikten sonraki günde de nakli gerçekleştirilir. Nakil öncesinde mutlaka kemoterapi alınır. Hasta başka kök hücre toplamak için nakil aldığı da olabilir. Özellikle otolog nakillerde, nakil katına yatış gerçekleştiğinde mutlaka kemoterapi almaktadır.

Back To Top